22 Ağustos 2009 Cumartesi

Herşeyin farkındasın engel olma buna.








Ve gömleği giydin,bir deli olduğunu düşünüyorsun,umutlarını görmediğin birşeye bağladın.Biryandan mutlu olup diğer yandan kendini kandırdığının farkındasın,ama bu hoşuna gidiyor çünkü o seni kandırdıkça 0 noktasından dahada uzaklaşıyorsun zaten istediğinde bu değil miydi ? İşte beklediğin fırsat engel olma buna huzur versin anlıkta olsa.Sana değer verdiğinin farkında ol,sonra hatırladığında gülüp geçiceğin anıların olsun.Hayallerini paylaş onunla seni dinleme zahmetini gösteren insana(lara).Değer ver onlara,çünkü onlar birgün yine karşına çıkacaklar umutsuzca,seni onlara bağlayan bu kısır döngü olacak.











21 Ağustos 2009 Cuma

Kime baktın gulüm ?

Neye baktığınızı öğrenebilirmiyim ? Evet belki bir enkaz belkide umudunu kaybetmiş birisi,inandıklarını yitirmiş ancak yinede hiç değilse yanlışı olmayan,olmadığına inanan
Ama nerde yanlış yaptığını bulamayan birisi
HAHA dur bakalım bunların hepsi kendini kötü hisseden birinin lafları ama kötü çocuk hisleri kabarınca dünya umrunda olmayan bi yandan kötü çocuk olmaya korkan garip birisi tabiki şimdi kötü değil mi ? Tabikide değil,kötü hisler barındıran iyi çocuk (A)

Rengi parlak dünya

İnanmak yolun sonundaki o ışığa,belkide inandırmak istemiştim kendimi ona,hep gözlerim ordaydı ne kadar umutsuzluğa kapılsamda bir başka yaşamdı sanki bu insanın sabır sınırlarını zorlayan,insanı insalıktan çıkartan ve tekrar yabanlıktan hayata bırakan,umudun ve inancın bir getirisiydi sanki bu,ısrarla inancın olurdu o kör duyguya belkide kendini kandırırdın ama elinden başka birşey gelmezdi.Ve bir gün geldi o ışık hayatın oldu sonunda karar verdin hayatının rengine

Çöktün ya yine içine ?

Düştüğüm yerden bir el çekti beni ayaktaydım sonunda,üstümü silkeledim ne olucağını düşünmeden,yürüdükçe dikkatimi çekiyordu üstümdeki lekeler bir süre sonra o ele bakmaktan yorgun düşmüştü gözlerim ne leke görebiliyordum nede yaralarımı,sadece o surattı görmek istediğim hep baktım hep baktım ve orda yaşamaya başladı ruhum,artık dikkatimi çeken yaralarımda yoktu hem olsa bile önemi olurdu elimden tutan bir el vardı artık düşmeme izin vermeyeceğini düşündüğüm,bir rüyaydı sanki bu kesin öyle olmalıydı sonunda büyük bir acıyla uyandım ve ben hala düştüğüm yerdeyim.

Sıkılmak delicesine

Yetti bu daraltının içimi kasıp kavurduğu söküp atmak istiyorum artık "işte bu sefer oldu artık rahatım" diyorum ama değilim hiç bir zamanda olmadım.Göğsümde saklı dağları aşmak hiç bu kadar zor olmamıştı her seferinde gülüp geçmiştim insanlara yola devam ediyordum ama bu daraltı yolumdaki bütün geçitleri küçülttü ve bende onlarla...

Nasıl bir pislik olduğumu anlayın diye

Bak şimdi herşey ortaokulda 6. sınıfta başladı.Bir kızla tanıştım zaten o günden sonra bütün kızları tanımaya başlamıştım.Neyse ortaokul işte çocukluğun getirdiği bir sürü saçmalık mektuplar,saçma sapan iğrenç bir gülme ifadesi,hergün evinin önünden tesadüfmüş gibi geçmeler falan sonra sünnetten sonraki ilk acı tecrübemi yaşadım ve kız vurdu kıçıma tekmeyi tabi bir afallama oldu "noluyo lan" gibisinden sonra 6.sınıf bitti ve hayatımda yeni bir çığır açan yeni okuluma geçtim.Başta kimseyi tanımıyorum çok yabancı hissetmiştim kendimi,zamanla hala özlediğim arkadaşlarım oldu.Ve 7.sınıf arkadaşlarım sayensinde bir kızla daha tanıştım.İnsan bir senede büyüyemiyeceği için yine o saçmalıklar mektuplar falan derken gelmiş geçmiş en uzun ilişkim olan 4 ay bitti.Tabi ben yine kıçına tekmeyi yiyen taraf oldum ortaokul bitene kadar bu ayrılığın getirdiği saçmalıkları yaşadım.Tabi o arada ilk çıktığım kızı düşünüyorum ve gülüyorum "Lan ne komikmiş" diye cümleler kuruyorum.Ortaokul bitiyor ve Güneş liseye geçiyor.Lise 1 yine yeni bir ortam kimseyi tanımıyorsun falan yine yeni arkadaşlarım oluyor.Derken ayağımı kırıyorum ve hayatım o anda değişiyor.Geçmişle ilgili kafama format atıyorum resmen ve ayak alçıda okula gidiyorum.Aman tanrım yine bir kızla tanışıyorum.Yeni bir ilişki ama ayak kırık öküz gibi alçı var.Kimseyi üzmek istemiyorum tabi (A) ve ayrılıyorum kızdan (aha lan ilk kez ben ayrıldım).Herhalde bana çok ah etmiş olucak ki 2.sınıfa geçtiğimde onunla tanıştım.İşte lisedeki kafayı takıcağım kız oydu,geriye kalan 3 sene boyunca kafayı taktığım,her saniye "acaba napıyodur lan" diye kendi kendime sorduğum,parfümünü koluma sıkıp evde "lan bu koku ne ki aha aşık oluyorum bu kokuya" dediğim kız,kısacası ortaokuldaki saçmalama potansiyelimi geri kazanmıştım.Bir ara çok fena ümit eden biri olmuştum bir yandanda bir sıkılganlık "yeter lan bencilim artık ben" dedirten isyan etme potansiyelim vardı.Ve herşey çok iyi gidiyordu ümitler tavan yapmıştı.Hayatımın taktik hatasını yaparak başka biriyle tanışıp çıkmaya başladım.Tabi bütün balon söndü (Poofff) Neyse sonra yine kıçıma tekmeyi yedim ben ve ayıkla pirincin taşını operasyonu başladı.Nereye ayıklıyorsun millet çoktan işi pişirmiş.Kanka adı altında arkadaş dediğimiz adam kızı ayartmış kızda zaten meyilliymiş neyse sonu malum.Ve allahıma çok şükür lise biter.Ben apışıp kalıyorum tabi "Lan ben şimdi napıcam" dediğimi daha dün gibi hatırlıyorum.Yeni bir serüven başlıyor.Paşa artık üniversiteli (H) 2 yıllık falan ama kapıda üniversite yazıyor işte buna paralel süreçte zincirleri kıran Güneş arkadaş çevresini genişletiyor.Kendimde inanmıyordum "Lan noldu bana bir sürü adamla tanıştım ve artık onlarla takılıyorum." diye sorguluyordum kendimi oysaki eski arkadaşlarıma o kadar önem verirken böyle şeyler yapmak kendimi yadırgamama neden oluyordu.Yeni arkadaşlıklar yeni ilişkiler getirdi tabi ilki o kadar etkili değildi ama yine kıçıma tekme yedim.Ama sonuncusu adete bir zehir gibiydi kısa ve çok etkili o kadar etkili ki lise dönemimdeki takıntıma bile gülüp geçmemi sağlamıştı. Gerçi ben bunu birazda görmemenin getirdiği etkiye bağlıyorum.Tekmeyi yedim tabi yine.Neyse sonuçta hala bir saçmalık silsilesi içindeyim ama bu seferki ne ortaokuldakine ne lisedekine benziyor.Sadece elden gelen beklemek ve daha birçok yeni insanla tanışmayı ümit etmek insan ümitleri olmadan yaşayamaz diye düşünüyorum.Yani en azından bende böyle.Yukardan aşağıya olan biteni özet geçtim.Hepsinden biraz ders çıkarttım kendime,şimdi önümdeki maçlara bakıyorum.Şimdiye kadar dişi yakarışlarla olan muhattabiyetim buydu =)